POLİTİKA

İYİ Partili Sezgin; İktidar Doğu Akdeniz´deki hak ve menfaatlerimizi aşındırdı""

Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü UNIFIL kapsamında Lübnan'da bulunan TSK personelinin görev süresinin 1 yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresinin TBMM'deki görüşmelerinde İYİ Parti Grubu adına söz alan Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, tezkereyi desteklediklerini kaydetti.

Lübnan'ın, tarihsel açıdan büyük bir yakınlık içinde bulunduğumuz, toplumsal hafızamızda önemli yer tutan ve soydaşlarımızı barındıran bir ülke olduğunu işaret eden Sezgin, 'Böylesine yakın bir coğrafyada ve uluslararası meşruiyet zemininde barış ve istikrar çabalarına katkıda bulunmamız, geleneksel dış politikamıza uygun ve Türkiye'ye yakışan bir tutumdur.' diye konuştu.

'İktidar Doğu Akdeniz'deki hak ve menfaatlerimizi aşındırdı'

Lübnan ile İsrail arasındaki deniz sınırının çizilmesi konusunda varılan anlaşmayı hatırlatarak tarihi bir gelişme olarak nitelendiren Aydın Sezgin, 'Lübnan, 1850'den beri yer kürenin gördüğü en ağır ekonomik krizlerden birini yaşıyor. İsrail'le yapılacak anlaşma sayesinde Lübnan'ın enerji gelirlerinin artması ve ekonomisinin biraz olsun toparlanması mümkün olacak. Lübnan'da ekonomik ve siyasi istikrarın bir an önce temin edilmesi bölgemize de olumlu katkı sağlayacaktır.' ifadelerini kullandı.

İYİ Partili Sezgin, bu süreçte Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de yıllardan beri izlenen amatör ve şaşkın politikalardan vazgeçerek aktif ve vizyon sahibi bir bakış geliştirebilmesi halinde bazı avantajlar elde edebileceğinin altını çizdi.

İktidarın, Doğu Akdeniz'deki egemen haklarımızın hukuki güvence altına alınmasında ve hidrokarbon kaynaklarına ilişkin arama ve sondaj çalışmalarının başlatılmasında çok geciktiğini belirten Sezgin, 'Bu gecikme, iktidarın öngörüden ve sağduyudan yoksun uluslararası anlayışının bir ifadesidir. Gelinen noktada iktidar Doğu Akdeniz'deki hak ve menfaatlerimizi aşındırmış, ulusal çıkarlarımız üzerinden birtakım risk ve tehditler oluşturmuştur.' şeklinde konuştu.

'Putin'in Türkiye'yi gaz merkezi yapma projesi, La Fontaine masalıdır'

Aydın Sezgin, Lübnan ile İsrail arasında varılan anlaşmanın Ukrayna Savaşı bağlamında değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, 'İsrail ve Lübnan sahalarından gaz tedariki, Avrupa'nın Rus gazına olan bağımlılıktan kurtulması için geliştirilen formüllerden biridir.' ifadelerini kullandı.

Avrupa Rusya'ya yaptırım uygularken Putin'in Rus gazını Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırmaya yönelik bir planı gündeme getirdiğini belirten Sezgin, bu önerinin ciddi riskler taşıdığını ve kasten gündeme getirildiğini belirtti. Sezgin, 'Türkiye'nin enerji 'hub'ı olmasını elbette isteriz ancak Rus teklifiyle ilgili 2 çok zor mesele öne çıkmaktadır. Birincisi, çok kısa vadede Türkiye'nin 'hub' olması için Rus gazı yeterli değildir. İkincisi, teklif birçok yönüyle La Fontaine'in Karga ile Tilki hikayesine benzemektedir. Türkiye'ye benim doğal gazımı Avrupa'ya sat teklifi hiçbir şekilde gerçekçi değildir, tıpkı AB'ye Rus gazını Türkiye üzerinden al demenin gerçekçi olmadığı gibi.' şeklinde konuştu.

Aydın Milletvekili Sezgin, Rusya'nın bu teklifle Türkiye'yi kendi tarafına daha da yakınlaştırmak istediğini belirterek, teklifinin amacının Türkiye'nin geleneksel ilişkilerinde ihtilaf ve kırılmalar yaratmak olduğunu ifade etti. Sezgin, Putin'in hesaplarına göre Türkiye ve Avrupa arasında bu plan nedeniyle sorunlar yaşanacağını, Rusya-Türkiye cephesi ile Batı cephesinin karşı karşıya geleceğini belirtti.

'Hub olmak için Türkiye doğal gaz fiyatını kendi belirleyebilmelidir'

Türkiye'nin uzun yıllardan beri gaz 'hub'ı haline gelmek istediğini ancak yanlış temeller üzerinden doğru hedeflere ulaşmanın mümkün olmadığını vurgulayan Sezgin, Türkiye'nin gerçekten bir doğal gaz 'hub'ı haline gelebilmesi için yeni boru hatları yapılması, mevcutların kompresör ilaveleriyle güçlendirilmesi ve bu hatlar üzerinden diğer ülkelere sevk edilen gazın hacminin artırılması gerektiğini belirtti. Sezgin ayrıca, 'Tek bir ülkeden gelen gazla 'hub' olunmaz. Diğer ülkelerden gelen gazın artması ayrıca başka kaynaklardan da gaz gelmesi gereklidir.' dedi.

Sezgin, Türkiye'nin doğal gaz 'hub'ı olabilmek için kendi üzerinden satılan doğal gazın fiyatının Türkiye tarafından belirlenmesi gerektiğini, Rusya'nın da buna müsaade etmesi icap ettiğini belirtti. Gaz için transit geçiş noktası olmanın gaz ticaret 'hub'ı olunduğu anlamına gelmediğini vurgulayan Sezgin, 'Biz, Avusturya'daki Merkez Avrupa Gaz 'hub'ı Baumgartner gibi fiziksel bir 'hub' mı, yoksa bir geçiş noktası mı olmak istiyoruz? Fiziksel 'hub' seçeneği dışındaki teklifler Türkiye gibi bir potansiyele sahip bir ülke için hiçbir şekilde cazip değildir.' şeklinde konuştu.

'İktidar, itibarımızı sarsarak Yunanistan'a koz verdi'

Yunanistan'la yaşanan gerginliklere de değinen İYİ Partili Sezgin, Yunanistan'ın kendine has çocukluk hastalıklarından mustarip olduğunu, ancak son on küsur yılda Türkiye'nin itibarının kuvvetli şekilde sarsılması ve iktidarın hataları nedeniyle dünyada ve bölgesinde yalnızlaşması sonucunda iktidar Yunanistan'a koz verdiğini ifade etti. Sezgin, Yunanistan'ın küstah tutum izlemesinde Akdeniz Havzası'nda kendi kendimizi zorla yalnızlaştırmamızın, ABD Kongresi'ndeki zafiyetimizin ve dünyaya verdiğimiz savrulma görüntüsünün de etkili olduğunun altını çizdi.

Aydın Sezgin, 'Meselenin bir de iç siyaset yönü var. Türkiye'de hiçbir zaman dış politika iç politikaya bugünkü gibi alet edilmemişti. Biz de Yunanlılar gibi seçimlere bir süre kala dış politikayla oyuncak gibi oynar hale geldik. İktidar bunu bir alışkanlık haline getirdi. Ulusal çıkarı alması gereken dış politikanın iç siyasette bir medet umulan meta haline getirilmesi, oyuncak haline getirilmesi üzüntü vericidir.' ifadelerini kullandı.