Aydın'da 'beyaz perde'nin ışığı söndü Aydın'da 'beyaz perde'nin ışığı söndü

İsmail Ümit Dilşen
AYDIN (İHA) -Ünlü yazar söyleşide Kuşadası'nda karşılaştığı kültür ortamından etkilendiğini ifade ederek Kuşadası'na yerleşmek ve burada yaşamak istediğini ifade etti.

Kuşadası Belediyesi ve KUSAV işbirliğinde kente kazandırıldığından bu yana birbirinden seçkin sanat eserlerine ev sahipliği yapan Ada Modern Sanat Galerisi, düzenlenen söyleşiler ile edebiyat dünyasının da önemli isimlerini de ağırlamaya devam ediyor. Bu çerçevede Ada Modern Sanat Galerisi'nin son konuğu, Türkiye'nin tanınmış kadın yazarlarından İnci Aral oldu. 'Gölgede Kırk Derece, Yeşil, Şarkını Söylediğin Zaman, Unutmak, İçimden Kuşlar Göçüyor' gibi roman ve öyküleriyle 1970'ten bu yana edebiyatseverlerin gönlünde taht kuran İnci Aral, söyleşide yazarlığa adım atma hikayesinden, yazarlığın geleceğinden ve kadın cinayeti konusuna farklı bir bakış açısı getireceği yeni kurgu romanından bahsetti. Kuşadası'nda okurlarıyla buluştuğu için çok mutlu olduğunu dile getiren İnci Aral, söyleşide emeği geçen herkese teşekkür etti.

Söyleşide yazarlığa adım atma hikayesinden bahseden usta kalem İnci Aral, 'Ben 10 yaşındayken annemi ve babamı kaybetmiştim. Annemin ölümünden sonra çantasından bulduğum bir ajanda benim yazarlığa başlangıcımdı. Aslında uzun bir süre yazarlık yapmak istiyordum. Bunun için oldukça uzun bir hazırlık yaptım. Bu hazırlık süreci eşe, dosta, akrabalara uzun mektuplar yazmak, günlükler tutmak şeklinde oldu. Bir yandan da resim öğretmenliği yapıyordum. Evlilik hayatında iki çocuğum olduktan sonra o evliliğe ayak uyduramadım ve çocuklarımı da bırakıp özgürlüğü seçtim. Hayatımdaki değişim noktası budur. Sonra tekrar evlendim ve bu sefer yaptığım işe çok saygı duyan ve beni çok destekleyen bir kişiyle evlendim. 45 yıl sürdü bu evlilik ve bu evliliğim benim yazar olmama çok destek oldu. Yaptığım işe çok saygı duyan bir eşe sahiptim ve kendisini yeni kaybettim.' dedi.

Kuşadası Belediyesi tarafından aslına uygun olarak yenilenip, kente kazandırılan Çalıkuşu Kültür Evi'nin hikayesine değinen Aral, 'Ben roman kahramanlarını önce bir karakter tasarlayıp daha sonra etrafımda ona benzeyen insanları gözlemleyerek yazıyorum. Reşat Nuri Güntekin de Milli Edebiyat yıllarında eğitimin önemini Feride karakteri üzerinden anlatmak istemiştir. Ben Feride'nin kurgu karakter olduğunu düşünüyorum. Kuşadası'nda Çalıkuşu'nun oturduğu ev olarak bilinen evde Feride'ye ilham olan başka biri oturmuş olabilir. Romanlar bize resmi tarihin anlatamadığı şeyleri anlatır. Yazarlar toplumun aynasıdır' diye konuştu.

Sevenlerine yazmakta olduğu yeni romanından bahseden İnci Aral, 'Bana diyorlar ki kadın cinayetleriyle ilgili hiçbir şey yazmıyorsun. Kadınlar sadece silahla öldürülmez. Bir insanı ruhen ve yaşamaktan bezdirerek de öldürebilirsiniz. Bana o kadar ısrar ettiler ki kadın cinayeti anlatan bir romana başladım. Ancak kadın karakterin ölümünü kendi ağzından anlatmaya karar verdim ve bunu bilimsel bir temele dayandırmak istediğim için kuantum fiziğini araştırmaya başladım. Yeni romanım biraz daha kurgu türünde olacak, aynı zamanda cinayeti erkek karakteri de ele alarak anlatıyorum' dedi.

Kuşadası'nda gördüğü kültür ortamından çok umutlandığını söyleyen İnci Aral, 'Gençler hiç kitap okumadan yazarlığa atılmaya çalışıyorlar. Teknolojinin gelişmesi ile hayat ve ideolojiler de değişti ancak Kuşadası'nı görünce gelecek için umutlandım' dedi.

Program sonunda usta kalem İnci Aral'a teşekkür plaketi ve çiçek takdim eden KUSAV Başkanı Levent Köylü, 'Üç yıl önce pandeminin en yoğun olduğu dönemde Kervansaray'da yaptığımız söyleşiye katıldığında İnci Aral bana Kuşadası'nın ona ilaç gibi geldiğini söylemişti. Aynı zamanda üç sene sonra buraya geldiğinde bana Kuşadası'nın çok güzelleştiğini ve bu sene içerisinde Kuşadası'na yerleşmeyi düşündüğünü söyledi. Biraz önce telefonla Başkanımızla da konuştu. Ne zaman arzu ederse kapımız, gönlümüz açık. Her zaman burada yeri hazır. Bizim hayatımızda her zaman çok büyük etkileri, katkıları olan birisi' dedi.