İnsan, insan hakları, demokrasi ve özgürlük gibi temel haklarıyla birlilikte dünya ya gelmiştir. Bunun endoğrusunu Kur'an-ı Kerim'de görmekteyiz.

Sonradan, Allah ve peygamberler ile arasına başka anlayışlar sokan insan bu değerlerden uzaklaşarak, dünyayı katıp karıştırmıştır. Hayat yaşanmaz bir hale gelince Yüce Mevlamız tekrar bir peygamber gönderek insanın elinden tumuştur.

Bu durum Hz. Peygamberin gönderilmesine kadar devam etmiştir. Gelen ilk ayetlerden itibaren insanın tutsaklıktan kurtulması, ferdi, ailevi ve sosyal haklarının olduğu, olması gerektiği bildirilir.

Bu bilginin ilan edlmesiyle birlikte, önce Mekke'nin, sonrada Medine ve Hicaz bölgesinin tutucu ve bağnazları şiddetli muhalefete geçerler. Allah Rasülünün bildirdiği esasları bu zümre körü körüne karşı çıkmışlardır. Duymak bile istememişlerdir.

Bu sebeple insanlık tarihinin en acı örneği olan hiret hadisesi Miladi 622 tarihinde gerçekleşmiştir. İslam ve insanlık tarihinde bu insanlar, insan haklarından, demokrasiden ve özgürlükten mahrum bırakılmış ilklerdir.

Hz. Peygamber Medine'ye gelince yaptığı önemli işlerden biridei burada yaşayan diğer dinlere sahip olanlarla yaptıüı anlaşmadır. Kaleme alınan bu maddelerden biri ; ' Herkes dininde hürdür. Canı, malı ve namusuna dokonulmauacaktır.' Tarih kaç? Miladi 620.

Hayat böle devam ederken önce Yahudi'ler, sonra müşrikler, daha sonra hepsi bu anlaşmayı çiğnemişlerdir. Bu gün olduğu gibi.

İçte ve dşta bazı insanların yere göğe sığdırakadıkları Fransız ihtilali 1789 tarihinde. Ondan sonra da insan hakları evrensel beyannamesi yayınlanır. Yani aradan 1100 sene geçmiş. Yaklaşık 100 yıl snra da Amarika'da hak ve hürriyetler akla gelmiş.

Sayısı bilinmeyecek kadar insan öldürülmüş. Yerinden edilmiş. Yurtsuz bırakılmış. Sakat bırakılmış. Dini değiştirilmiş.

Şimdi de kalkmışlar bize ve İslam alemine ders vermeye kalkıyorlar. İçimizden bir zümre de onların düdüğünü öttürerek; Kur'an-a,

Peygamberimize, camiye, ezana, başörtüsüne dil uzatıyorlar.

Maziye bakıldığında nedenli kirler görülmektedir. Tabi bunu görecek göz varsa.

Bunun için sevsinler sizin hak ve hürriyet anlayışınıza.

Brileri eline tomağı, omzuna davulu almış, isan hakları, demokrasi ve de özgürlükler diye çalıyorda çalıyor. Bunlar birde, kendilerine aydı, entellektüel ve çağdaş sanarak; ' Çağlar ötesinden gelen sesten,' ' Çöl kanunundan ' gibi vaveylalar yayıyorlar.

Bunlar birde iktidar umuyorlar. Ellerine fırsat geçtiğinde ne yaptıkları biliniyor.

Bu zevat kimin değirmenine su çektitiklerini bilemiyecek kadar liyakatsız ve ön yargılılar. Ama, herşeye rağmen kervan şanla, şerefle gidiyor.

Köküne bağlı mazi yolcularına selam olsun.

Sağlıcakla kalın.