Güzel oğlum Yiğit Bilge,

Sen sevginin en güzeli ve en mükemmeli ile yaratıldın.

O yüzden her erkek gibi aslında en çok sevmeyi biliyorsun.

Sen bu dünyada sevginin kaynağısın.

Bir çiçeği, bir kuşu, bir çocuğu, bir kadını en güzel sen sever, korur ve yüceltirsin.

Hatırla, yaratan Allah.

Can veren Allah.

Sen bu dünyaya bütün erkekler ve kadınlar gibi en çok doğru sözlü olmaya, güzel düşünüp güzel davranmaya, yaşamaya ve yaşatmaya geldin.

Hiç birşey aslında senin olmayacak, her şey bize emanet.

Mesela ben senin annenim, seni 9 ay rahmimde taşıdım, bütün kemiklerim kırılma acisiyla ve neresdeyse nefessizlikten öldükten sonra seni doğurdum.

Ve sen bana bile ait değilsin. Benim değilsin.

Sen bana Allah'ın en güzel emanetisin.

Bir gün gelecek bir kadını seveceksin,

belki seni sevecek ne ala. Belki sevmeyecek her ikisinde de sana ait olmayacak. Yanında kalmayı tercih ederse onun güç olduğunu hatırla, o bu dünyaya bütün kadınlar gibi, var etmeye, çoğaltmaya, denge ve neşe getirmeye geldi, fikirler var edecek en çok ve şifa olacak.

Kim daha güçlü yalanına hiç kapılma, en güçlü benim diyen Nemrutu küçücük bir sinek alt etti.

Hele kas gücüyle sakın övünme Allah yarattığı her canlıyı kendine özel bir güçle yarattı. Kas gücün olacak her sağlıklı erkek gibi ve sen onu korumak için adalet için kullanmalısın.

Sana anlattıklarımı göremediginde hatirla, Kur'an'ın 'çoğunluk bilmeyecek' dediğini.

Çünkü kadına en çok küfür de rastlayacaksın, kadına küçümsemelerde ve dalga gecmelerde rastalayacaksın, kimsenin rahatsız olmadığına çok saşıracaksın. En dini bütün, mutasıp yerlerde kadının akşam dışarı çıkamadığına ve korkusuzca yürüyemediğine saşıracaksın. Azıcık gülümsediginde ona takılan lakaplardan miden bulanacak. Kahkaha sesinden rahatsiz olanların, dayak sesine sus pus olduğunu goreceksin.

Kitapta yasaklanmayan herşeyin neredeyse yasak olduğunu göreceksin. Güya müslüman geçinenlerin arasında laf olmasin arkasından konuşulmasın, başka gözle bakılmasın diye yüce ve bir olan yeri göğü yaratan Allah'ın ona verdiği hakkı kullanamayan,öleceğini bile bile eşinden ayrılamayan kadınları göreceksin. Ayrıldığında her kahve köşesinde her muahabbette adının geçtiğini miğde bulantisiyla fark edeceksin.

Bunlar yetmeyecek yaptıkları canavarlıkları anlatmaktan zevk alanları ve onları fanatikçe dinleyip alkış tutanları göreceksin.

Tüm bu toplumsal yozlasmayi çocukların gözlerine bakınca göreceksin. 3 çocuktan birinin ona en yakın çevresinden bir erkek tarafından tecavüze uğradığını fark edeceksin. İyice bakınca hayvanların insanlardan kaçtığını göreceksin.

Eziyet, kadına, çocuğa , hayvana ağaca bulaşmış olacak.

Sonra kalkıp en yüzsüz halleri en insanlık dışı halleri ile küçük ama rızası var diyecekler. Oldu ama bir kere diyebilecek ve bu güya müslüman toplumda yer gök birbirine girmeyecek. Hepsini göreceksin.

Yine de sen haktan yana olacak, umuttan hiç vazgeçmeyecek, anlattıklarınla değil yasantinla örnek olacaksın.

Deniz yıldızı hikayesinde ki gibi belki sadece bir tanesini kurtaracak ve ancak o zaman yaşamanın ve bu dünyada olmanın hakkını vereceksin.

Aydınlık karanlıktan büyüktür oğlum.

Bu topraklardaki bu coğrafyada ki en büyük düşman cehalet oğlum.

Sen ışık olacaksın.

Cesaret olacaksın.

Mazlumun sesi olacaksın.

Ben yanlış yaptığımda bana karşı olacaksın.

Allah ancak adaletli olanları sever.

Dünyayı cennet yaparak ancak sonsuz cennete nail olacaksın.

Kimin ne giydiğini neye inandigina bakmayacaksın. Hakkın hukukun yanında olacaksın.

Ancak o zaman benimde sütüm sana helal olacak oğlum