Ya hiç ilgilenmiyoruz. Çünkü hayat o kadar zor ki eline telefonu ve tableti dayıyoruz. Yada ayda 50 kitap mı okusun istiyoruz? Bu çocuklar ne zaman çocuk olacak.
Yarın demeyecek mi ya bende elime bir uçurtma alsaydım kafama tenekeden şapka yapsaydım akşama kadar saçma şarkılar uydurup bagirsaydım diye.
Hayatın kaynağı ve var oluşun kaynağı suyun bile fazlası öldürüyor.
Ne olur yapmayın.
Kitap okumak iyidir. Harikadır. Olağanüstüdür.
Bununla birlikte bir çocuk için en iyi olansa çocuğa çocuk olma hakkını teslim etmektir.
Çocuk ayda 50 kitap 5 ayda 250 kitap okumuş, röportajı yapan bambaşka bir yazarı soruyor okudun mu diye soruyor. Diyelim ki Spinozayi, Platonu okumuş bu çocuk ya onu okumadıysa ne olacak? Ne yaparsa yapsın hep eksik mi hissetsin? Sorunun amacı ne? Ne yaparsan yap yeterli değilsin küçüğüm sen büyüklerin dünyasında.
Aya gitsen marsa neden uğramadan diye sorarız biz. Sen hiç merak etme.
Umarım kitap okuyacak bir ömrün olduğunu ancak bütün hayatını üstüne kuracağın sadece 1 çocukluğun olduğunu anlatır birisi sana.
Güzel çocuk yolun açık olsun.
Çocukluğunu bırakma arkanda, hayat üstüne geldiğinde içine girip saklanacağı tek yer orası olacak çünkü, orayı hayaller, uçurtmalar, bilyeler ve umutla doldurman dileğiyle.
Bu yazıyı çocuğun annesine tavrından önce yazmıştım. Bir şey çok fazla ise, denge noktasından kaymışsa, başka bir şey çok az demektir. Sırf okusun diye neyden çalmasına izin vermişler çocuğun? Saygıdan....
Bunun çocukla bir ilgisi de yok. Yeter ki başarsın yeter ki kazansın istediğimiz çocukların neyden çalmasına izin veriyoruz?
Çocuklar bizim sonucumuz. Suçlu aramak olmasın bunun amacı ama iyiden de kötüden de biz sorumluyuz.
Etkimizi daha çok fark ettiğimizde küçücük bir değişiklik bile onları dengeye, mutluluğa, sevgiye ve sürdürülebilir başarıya götürecek.
Aşkla, Hilal.