Bayram tadında bayramlarımız vardı vaktiyle.
Topluca iftarlar yaptığımız hep beraber teravih namazları kıldığımız ramazanlar..
Çocukken ne uzun gelirdi teravih namazları..gülmeden edemezdik kızlar bir arada..
Çocukluk işte ! illa ki gülecek bir şeyler bulmak için hiçbir fırsatı kaçırmadığımız yaşlar..
Anneannem erkenden sofrayı kurar en az son 10 dakika; 'En mübarek saatler dua edelim' derdi. Sofra başında sofrayı seyrederek dua ettiğimizi hatırlıyorum. Tekne oruçları, kalabalık iftar sofraları; yaşlılar, dullar, yetimler, akrabalar sırayla davet edilirdi. Sahurda, evden eve kayganalar, etli ekmekler, taşıdığımızı hatırlıyorum. Hoşaflar kesme cam kaselere konur, iftariyelikler, rengarenk masada yerini alırdı. Dualar edilir, yemek bitiminde misafirleri uğurlarken, diş kiraları yavaşca ellerine tutuşturulurdu.
Bayram hazırlıkları en az bir hafta önceden başlar, sırayla komşular baklavalar açardı. Her gün birinin evinde o evin baklavası açılır, bahçede ki fırında sırayla ekmekler yapılırdı. Sıcacık patatesli ev ekmekleri kocaman somunlar, mis gibi kokusu doyururdu.
Bayram dikişleri, bayram alışverişleri, bayram şekerleri, bayram harçlıkları, arefe günü hazırlıkları; hepsi ayrı bir telaş, ayrı birer mutluluktu. Bayram namazı sonrası sokaklar da çocuklar vardı: Tertemiz kıyafetleri gıcır gıcır neşe içinde, babalarının ağabeylerinin ellerinden tutup, bayram sevinciyle sokaklarda yürüyen.. namaz sonrası verilen harçlıkların şekerlerin sevinciyle koşturan..Şeker toplayan çocuklar vardı mazide kalan..ev ev dolaşıp korkmadan her kapıyı çalabilen çocuklar..
2021 in ilk bayramı çok sessiz geldi. Sanki gelmemiş gibi geldi. Ramazan nasıl mahzun ve buruk geldi geçti ise, sessiz sedasız gelip gittiyse, Ramazan Bayramı da aynı sessizlikle geldi. Sakin sokaklar koronanın gölgesinde bayram neşemizi de aldı gitti.
Büyüklerin doyasıya ellerini öpemediğimiz bir bayram. Görüntülü görüşmeler yapıp, doyasıya kucaklayamadıklarımız. Bayram koşturmasıyla dolu sokaklar yerine sakin ve sessiz sokaklar. Çocukların harçlıklarını eft ile dağıtan dedeler nineler. Online kutlamalar. Sosyal medyadan sosyal sosyal mesajlar. Bayram kolonyası, bayram şekeri, bayram tatlısı, bayram harçlığı olmayan bir bayram…
Bu pandeminin bizlere sahip olduklarımızın, ama farkında olamadıklarımızın kıymetini öğrettikleri var. Hatırlattıkları var.
Dünya telaşından sıyrılıp: Ne oldu bize? Nerede yanlış yapıyoruz? Tüm bunları hak etmek için neler yapmış olabiliriz? Keşke yapmasaydık, dediklerimiz var.
Lakin her şeye rağmen, hiç bitmeyen umutlarımız var.
Sevdiklerimizle kucaklaştığımız, çocuklarımızın şeker toplayabildiği, teravih namazı için cemaatlerin dolup taştığı, her yaştan kalabalık iftar sofralarımızın ümidi var.
'Her zorluğun arkasından bir kolaylık vardır'. Bu zor günlerin yerini bayram neşesine bırakmasını hep birlikte bekliyoruz.