Kaplama, Türkçe kelime anlamı olarak bakıldığında da bir nesneyi kaplayan cisim olarak anlaşılır. Burada Türkçe anlamından hiçbir farklılık yoktur.
Kaplama, temelde fazla madde kaybına uğramış dişlere yapılır. Bu madde kaybının sebebi çürük veya herhangi bir nedenle kırık olabilir. Kaybolan dokudan kalan diş, yapılabilecek bir dolguyu tutamayacaksa kalan dokunun ileride kırılmasını önlemek amaçlı diş kaplanır. Ancak günümüzde bu fonksiyonel özelliğinin yanında ön dişlerin görünümünü düzeltmek için de dişler kaplanmaktadır.
Kaplama materyali olarak, tarihte beyaz olan herhangi bir madde kullanılırken, artık porselen kullanılmaktadır. Porselen hem görüntü hem de sağlamlık açısından iyi olmasının yanında, sağlık açısından da gayet uyumludur.
Porselenin zaman içerisinde kırılmadan görevini yapması için, dirençli bir iç tabakaya ihtiyacı vardır. Geleneksel yöntemlerde bu dirençli tabaka metal ile sağlanırken, Zirkonyum kaplamada bu tabaka metal yerine zirkonyumdan oluşur. Işık geçirme özelliğine sahip olan ve yeterli sertliğe sahip bu malzemenin kullanılması ile daha estetik bir kaplama yapılması mümkün olur.
Zirkonyum diş kaplamanın avantajları nelerdir?
Işık geçmesine izin verdiği için daha estetik görünüm
Zaman içinde dişetinde görülen gri rengin olmaması(geleneksel metaller krom-kobalt içerikli ve siyah renktedir)
Metal alerjisi olan kişilerde kullanılabilmesi
Daha doku dostu bir malzeme olduğu için dişeti sağlığına olumlu etkisi
Ağızda metal tadı oluşmasına izin vermemesi
Zirkonyum kaplama tedavisi hakkında öneriler:
Çok dirençli olmalarına rağmen herkesin çiğneme kuvveti ve ihtiyaçları farklı olacağından herkese yapılamaz. Örneğin çok uzun bir köprünün yapılması gereken bir durumda, fazla sert yapısı nedeniyle esnemeyeceği ileride köprüde kırılmalara yol açmaktadır.
Daha az olmasına rağmen, mutlaka dişlerin bir miktar küçültülmesini gerekir. Dişlerin aşındırmanın geri dönüşü yoktur.
Her dental işlemde olduğu gibi, ağız bakımı ve düzenli fırçalama ihtiyacı zirkonyum çalışmalarda da vardır.
Diğer porselen tiplerinde görülebilen kaplamanın dişten düşmesi ya da kırıklar kişilerin çiğneme kuvvetleri farklı olacağından zirkonyum yapılarda da görülebilir.
Zirkonyumun diş hekimliğine girmesi henüz 5-10 senelik bir geçmişe sahiptir. Oysa diğer porselen altyapısı tipleri daha uzun bir klinik geçmişe sahip olduklarından, ortaya çıkan ihtiyaçlar doğrultusunda bu malzemeler halen gelişmektedir.
Zirkonyum dişler hangi durumlarda önerilir ?
Estetiğin önemli olduğu ön dişlerin tedavisinde
Daha koruyucu yöntemler ile dişlerin renginin düzeltilemediği renklenmiş dişlerde
Ortodontik tedavi yaptırmak istemeyen bireylerde, eğri çapraşık dişlerin düzeltilmesinde
Metal alerjisi olan hastalarda
Aşırı madde kaybı olmuş dişlerde
Klasik metal destekli porselen kaplamalarda ağzında metal tadından şikayet eden hastalarda
ZIrkonya maddesi günümüz şartlarında kaplamalar içinde en modern ve en şık çözüm olmasına rağmen, gerçekten gerekmedikçe dişlerin kaplamak mine dokusuna kalıcı hasar vermek demektir. Hepinize sağlıklı ve mutlu günler dilerim.
