Konuşulsun ki güzel şeyler çoğalsın,

Çünkü bir şeyi çok tekrarlarsan herkes hatırlar!

O zaman iyi şeyleri tekrarla

İnsanın umudu olsun

İnsanlığa umut olsun.

Belki bir çocuğun gözlerine yazılır iyilik

Belki bir başka çocuğun yüreğine dokunur

Gayret et

Zeytin dalı olmasan da şifanın ellerinden tut

Bir mürekkep ol mesela yazıl kader sayfalarına

İsmin birinin dudaklarında mühür

Birinin kalbinde mektup olsun

Erik çiçeği gibi sev hayatı

İçinde biraz pembe çokça beyaz olsun

Kokunu sal kelebeğe, kuşa, arıya

Saçları omuzlarında bir güzele sevinç olsun

Aşk olsun…

Duy içinde, aman diyeni

Birinin hayatında tuzun olsun

Çorbasında ekmeğin,

Bardağında suyun

Ve yemin et!

Ekmeğin ve tuzun üstüne!

Sağ el verdiğinde, sol elin haberi olmasın.

Ay dönsün gecelerce dağların üstünde

Yıldızlar ağsın

Erisin yamaçların karı

Yeşil de sarı da birbirine karışsın

Bir turna kuşu su içmeye insin

Bir meşe ağacı yapraklansın

Gül ve zambak yan yana dursun

Gökyüzü kucaklasın onları

Sonra, biri de çıkıp desin sana

'İyi ki varsın!' …

Belli mi olur belki yağmur yağar

Belki şimşekler çakar

Belki yıldırım düşer

Ansızın tutunursun duanın ellerine…

İnsan sevgisiyle mamur, sevgisiyle mazur biraz

Bilesin ki kusurları kıyafet değil

Sevgidir kapatan…

O yüzden işte,

Bir gönülde şarkı ol sevgiyi söyleyen

Yalnızca insanı değil,

Kurdu, sırtlanı, solucanı da sev diyen

Say ki bir rüzgarsın,

Efil efil esip sevgisiyle serinleten

Say ki bir uğur böceğisin

Gittiği her yere bereketin haberini müjdeleyen

Bil ki bereket sevginin olduğu yerdedir

Bil ki sevgi, Allah'ın olduğu kalptedir

O yüzden kalptir sevginin doğduğu yer

O yüzden sevgi

sadece

kalplere

hitap eder!

O zaman sev,

Sev be kurbanım,

Ömür gelip geçiyor

Hancı, burada kalamazsın

Bil ey!

'Gidicisin' diyor.

Hiç şüphe yok ki mahşer geliyor

Kuşun kurttan hesap soracağı

Her alacaklının hakkını alacağı o gün geliyor

Kendine gel ki

Gönlün O'nun soluğuyla soluklansın

Dilin O'nun adıyla dillensin

Gözün O'nun nuruyla baksın

Hem keremi çok olan sana kerem etmez mi hiç?

Her şeyi gören seni görmez mi hiç?

Fısıltıyı duyan seni duymaz mı hiç?

Oysa gülüm,

Akıllıya bir işaret yeter!

...............

'Aşk gagasının önünde iki dünya da bir yem tanesidir ancak.

Bir yem tanesi kuşu hiç yiyebilir mi?

Samanlık, hiç atı otlayabilir mi?

Kulluk et de,

Olur ya,

Belki sen de aşık olursun!'Mevlana