Saygı değer okuyucularım.
Görmek ve anlamak. Allah Teala'nın insana verdiği en önemli iki özellik. Daha ilkokulda iken öğretilen beş duyudan.
İnsan bu özelliği ile diğer varlıklardan ayrılıyor. Ve bu özelliği ile Allah-kul ilişkisini, dünya- ahiret hayatını, yükselme-inme gibi davranışını düzenleme becerisini elde ediyor.
Müslüman olmada bu özellik sayesinde olduğu bir gerçek. Zira Müslüman gören ve anlayan insandır.
Sahi öyle mi?
Bir zamanlar öyleymiş. Çook eskilerden değil. Daha dün. 50-60 sene öncesine kadar.
Peki, ne oldu bize?
Birileri, birileri vasıtasıyla; 'Böyle olmaz!' diyerek taraf ve başka şekilde görme ve anlama usulünü dikte ettirdiler. Öyle ki; bunu sinsice yapıp, o birilerini! hep önde tuttular. Dini ve milli olan her şeyi şekillendirerek, yaftalayıp, çeşitli isim ve adlarla şirin! ve cici! dediler. Ve olan oldu.
Hala daha göz göre göre bir alamete gidiliyor.
Bir milletin en belirgin özelliklerinden olan; Din, dil, örf ve adetler, tarih üzerinde bile oynamalar yaptılar.
Coğrafi isimlere, iş yeri isimlerine, iletişim diline, Din anlayışı ve yaşantısına bir bakın. Şimdide çocuk isimlerine sıra gelmiş.
Kendimize yazık ediyoruz. Müslüman olarak Allah'ımızın gösterdiği yola çeşitli -mış ve -mişleri bırakıp, başka yerlere savrulduğumuza fark edelim artık.
Allah'ımız açıkça; Şeytana, kafirlere, münafıklara ve onların taraftarlarına uymayın diyor
Şu ayeti kerimesiyle de : 'O ceza (kıyamet) gününde dilleri, elleri ve ayakları, yapıp ettikleri hususunda aleyhlerine tanıklık edecektir.' (Nur/24)
Sağlıcakla kalın.